Kara Delik
Astrofizikte çekim alanı her türlü maddesel oluşumun ve ışınımın kendisinden kaçmasına izin vermeyecek derecede güçlü olan büyük kütleli bir gök cismi olan kara delik uzayda belirli nicelikteki maddenin bir noktaya toplanması ile meydana gelen bir nesne ismi de verilebilmektedir. Bu tür nesnelerde Işık yaymadıklarından bir kara olaraktan nitelendirilirken Kara deliklerin tekillikleri nedeniyle üç boyutlu oldukları kabul edilmektedir. Kara deliklerin içinde ise zamanın yavaş aktığı ya da akmadığı tahmin edilmektedir. Kara delikler genel görelilik kuramı ile tanımlanmış olup doğrudan gözlemlenememekle beraber çeşitli dalga boyutlarını kullanan dolaylı gözlem teknikleri sayesinde keşfedilmiştir. Bu teknikler aynı zamanda çevrelerini sürüklenen oluşumların da incelenme olanağını sağlamıştır. Güneşten 7 milyar kat fazla kütleye sahip eliptik Galaksi messier 8-7’nin merkezindeki süper kütleli kara delik olurken 2019’da elde edilen Bu görüntü bir kara deliğe ait ilk görüntü olmaktadır. Bu tekniklerde aynı zamanda çevrelerini sürüklenen oluşumların da incelenme olanağını sağlarken potansiyel kuyusunun uzay zaman kavisi çok derin olması sebebiyle yakın çevresinde oluşacak yığılma diskinin üzerine düşen maddeler diskin oldukça yüksek sıcaklıklara erişmesine neden olması nedeniyle ve dolaylı olarak kara deliğin yayılan X ışınları sayesinde saptanmasını sağlamaktadır. Yıldızlararası uzaklıklar söz konusu olduğunda bir kara delik herhangi bir görsel nesne üzerinde kendisi ile aynı kütleye sahip bir Göksel nesneninkinden daha fazla bir kütle çekim kuvveti uygulanamamaktadır.
Kara Delik ve Gök Cisim
Kara delikleri karşı konulamaz bir Göksel emmec aspiratör olarak da düşünmemek gerekmektedir. Güneşin yerinde onunla beraber Aynı kütleye sahip bir kara delik yer alsaydı güneş sistemindeki gezegenlerin yörüngelerindeki küçük zaman ölçeğinde herhangi bir değişim de söz konusu olmayacaktı. Birçok kara delik yer alırken Bir yıldızın kendi üzerine çökmesi beraberinde oluşan kara delik türüne yıldızsal kara delik ismi verilmektedir. Bir yıldızım kendi üzerine çökmesi ile oluşan kara delik türüne yıldızsal kara delik ismi verilmektedir.
Güneş Sistemindeki Gezegenlerin Yörüngesi
Olay ufku yalnızca 75 kilometre genişliğinde olmasına rağmen 10 Güneş kütlesi bazına sahip olurken Dönmeyen bir kara deliğin 600 kilometre uzaklıktan benzetim simülasyon görünüşü ise bu kütlede bir kara deliğin bu uzaklıktaki yarattığı ivmelenme dünya yüzeyindeki yaklaşık 400 milyon katı olmaktadır. Bir Kara deliği doğrudan gözlemlemek imkansız olurken bilindiği üzere bir nesnenin görülebilmesi için kendisinden ışık çıkması ya da kendisine gelen ışığı yansıtması gerekmektedir. En düşük kütleli Kara deliklerin ise evrenin başlangıcındaki büyük patlamada oluşturdukları düşünülürken bununla beraber Kara deliklerin varlığı şu ana kadar doğrulanmış değildir.
Gök Adaları
Kara delikler gökadalar merkezinde bulunduklarında birkaç milyarlık Güneş kütlesine kadar çıkabilen devasa bir kütleye sahip olabilirler. Bu durumda ise süper kütleli bir kara delik ya da galaktik kara delik ismini alabilmektedir. Kütle açısından Kara deliklerin 2-3 noktasını oluşturan bu iki tür arasında Birlik kütlesi birkaç bin Güneş kütlesi olan üçüncü bir türün bulunduğu düşünülmektedir. Orta kara delikler ismi de alırken en düşük kütleli Kara deliklerin ise evrenin başlangıcındaki büyük patlamada oluşturdukları düşünülmekte ve bunlara da ilksel kara delik ismi verilmektedir. Çevresi üzerindeki çekim etkisinden özellikle atarca ve aktif Gökada çekirdeklerinde kara delik üzerine düşen yakınlardaki maddenin son derece ısınmış olması nedeniyle oldukça güçlü X ışını yaymasından anlaşılmaktadır. Bu sayede gözlemler dev ya da küçük boyutlardaki bu tür cisimlerin varlığını ortaya koyarken bu gözlemlerin kapsadığı ve genel görelik kuramına Uyan cisimler yalnızca Kara deliklerdedir. Uydu Kuğu takımyıldızının en parlak olan X ışınları kaynağı olduğunu saptamış olup kara delik terimi daha önceden 1960’lı senelerde ortaya atılmış bu terimin terminolojiye yerleşmesinden önce ise kara delikler için kapalı Yıldız terimleri kullanılmıştır.
